Ekomark© Nasıl Doğmuştur
Dünya Doğayı Koruma Vakfı, dünyanın en büyük ve bağımsız doğa koruma kuruluşudur. Bu kuruluşun araştırmalarına göre, 1960’lı yıllardan bugüne doğal kaynaklara olan talep iki katına çıkmış durumda. Bugün sürdürülen faaliyetler için aslında dünyamızın bir buçuk misli büyük olması gerekiyor. Bu demektir ki doğal kaynakların aslında yüzde 50’sinden fazlası kullanılıyor. Eğer tüketim alışkanlıkları, yaşam tarzı ve üretim yöntemleri değiştirilmeze, çok değil 2030 yılında doğal kaynak taleplerini karşılamak için dünyamızın iki misli büyük olması gerekecek. Bu mümkün olmadığına göre şimdiden adım atmak gerekiyor. Hatta geç bile kalınmış durumda.
Dünya nüfusunun 2050 yılında 10 milyar olması tahmin ediliyor. Bu kadar insana su, gıda ve enerji sağlamak gerekecek. Doğayı korumak ve canlı türlerinin devamlılığını sağlamak herkesin görevi olmalı. Sadece bireylerin farkındalığı yetmiyor. Resmi ve özel kuruluşların da kararlılık göstermesi gerekiyor.
Yeryüzünde türler ve türlerin yaşam alanları gittikçe kayboluyor. Biyolojik çeşitlilikte 1970’lerden sonra yaşanan düşüş oranı yüzde 30. Tropikal bölgelerde bu oran yüzde 60 civarında. Ozon tabakasındaki deliğin büyümesi, küresel ısınma, aşırı nüfus artışı, doğal kaynakların sorumsuzca kullanılması, hepsi bu sonuçta etkilidir.
Gıda ve petrol fiyatlarında gözlenen yükseliş, kısıtlı kaynakların kullanıldığının en önemli göstergesidir. Herşey arz talep dengesine bağlı. Yükselen gıda talebini karşılayabilmek için daha fazla enerji ve su kaynaklarına ihtiyaç var. Üretim yöntemleri ve insanların yaşam şekli değişmek zorunda.
Kuruluşumuz Ekomark©, bütün bu gerçeklerden yola çıkarak sorumluluk duygusu ile hareket etmiş ve Ekomark© Standardı’nı tasarlamıştır. Ekomark© Standardı sadece ülkemizin üretim şekli, tüketim alışkanlıkları, yasal düzenlemeleri ve resmi politikaları esas alınarak özgün bir tarzda geliştirilmiştir.
Ekomark© Standardı’nın hazırlanmasında iki temel hedef alınmıştır: insan sağlığına zarar vermemek ve doğal kaynakların korunmasına özen göstermek. Şurası bir gerçek: kaynakların kısıtlı olması, sadece tüketiciler için değil üreticiler için de bir sorun. Çünkü üretimin devamlılığı gerekiyor. Bunun için de aynı kalitede hammaddeyi bulmak zorundalar. Bu yüzden sürdürülebilirlik konusu, özel ve resmi kuruluşlar yanında firmaların da gündemine girmiş durumdadır.
Ekomark© Standardı’nın ve Ekomark© Etiketi’nin nasıl doğduğu konusunda daha geniş bilgiler almak isteniyorsa hemen kuruluşumuza müracaat edebilirsiniz.